Cumhuriyet yalnızca bir yönetim biçimi değil; bir milletin özgürlük ve onur mücadelesinin simgesidir. 29 Ekim, geçmişimizi hatırlamak, birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek için en değerli gündür.
Cumhuriyet, ekmek değildir, yenmez; su değildir, içilmez. Ama öyle bir nimettir ki ekmek kadar, su kadar, nefes kadar ihtiyaçtır. Cumhuriyet, insanın onurudur ve bir milletin yeniden doğuşunun simgesidir.
Her nefesimde önce Allah’a, yaşadığım özgür hayat için Atatürk’e ve silah arkadaşlarına minnet borçluyum. Bu vatan, uçurumun kenarından döndü ve bitmeyecek bir destanı Atam ve silah arkadaşları yazdı. Yüzyıldır ruhlarımıza işlenen hürriyetin adı Cumhuriyet’tir.
Bizler doğuştan aşığız şanlı bayrağa. Ay-yıldız, varlığımızın en değerli sembolüdür ve onun uğruna bir can verirsek binlercesi yeniden doğar. Vatan toprağına, milletin geleceğine zarar gelmesine izin veremeyiz. Bu ülke bizim evimiz, bayrak bizim onurumuzdur. Sokaklarında çocuklarımız koşarken, yaşlılarımız huzur içinde otururken, herkesin gözünde aynı sevgiyi görmek isteriz. Her meydanda dalgalanan bayrak, birliğimizin, özgürlüğümüzün ve hürriyetimizin simgesidir.
Mazlumun duası göğe yükselir; her halkın sessiz çığlığı, umut ve dirençle birleşir. İşte bu uğurda yazıldı İstiklal Marşı. Her dizesi kan ve emekle yoğrulmuş, her kelimesi vatan sevgisiyle doludur. Bu topraklarda biz böyle yetiştik; eğilmedik, bükülmedik, zalime boyun eğmedik. Doğruyu yanlıştan, hakkı haktan ayırmayı, vatanı korumayı ve adaletli olmayı öğrendik. Siyahı beyaza, haksızı haklıya tercih etmedik; çocuklarımıza, gençlerimize, komşularımıza ve tüm milletimize karşı sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Cumhuriyetin bize kazandırdığı bu değerleri yaşatmak, her bireyin görevidir.
Cumhuriyet bizim için yalnızca bir yönetim biçimi değildir. Cumhuriyet, bir milletin yeniden ayağa kalkma iradesidir. Kadınla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, bu milletin eşitliğe, adalete ve özgürlüğe kavuştuğu gündür 29 Ekim.
Cumhuriyet sadece tarih kitaplarında değil, bugün de her Türk’ün yüreğinde dalgalanan bir bayraktır. Her nefeste, her adımda, her mücadelede yaşar ve yaşatılır.
Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Bu devletin temeli imanla, azimle ve alın teriyle atılmıştır. Biz var oldukça, o temeli kimse sarsamayacaktır.
Cumhuriyet, milletimizin en değerli mirasıdır ve her bireyin koruması gereken en büyük kazanımıdır.
Ne mutlu Türküm diyene! Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın milletimiz, yaşasın bu toprakların hür evlatları!
