Kokunun görünmeyen gücüne inanır mısınız? Ben inanırım… Öyle ki bazı kokular beni alır, çok çok eski yıllara, çocukluğuma kadar götürür. Mesela benim için kavrulmuş leblebi kokusunun özel bir çağrışımı vardır. Bu kokuyu ne zaman alsam çocukluğumun o iki katlı, geniş balkonlu, etrafı bahçeyle çevrili evine giderim. O bahçede yakılan ateş…Ve büyük bakır kaplarda kavrulan leblebinin kokusunu o gün gibi anımsarım. Odunun yanmasıyla ortaya çıkan o is kokusu da bende benzer duyguları çağrıştırır. Beş altı yaşlarıma, sıcacık yanan sobanın olduğu o odaya ve sobadan yükselen o is kokusuna beni götürür. Ah! Okul yolum… İlkokula giderken yürüdüğüm, iğde ağaçlarının iki yanda sıralandığı, bahçeli evlerden dışarı taşan o dallardan rüzgarın esişiyle yükselen o rayiha.. İğde kokusunu her alışımda çocukluğumun neşeli anlarına giderim ve yüzümde kocaman bir tebessüm oluşur. Geçmiş zamanlarda kullandığım bir parfümün kokusuna tesadüf etsem hemen onu kullandığım yıllara, mekânlara, insanlara ışınlanırım adeta. Heyecandan uyuyamayıp, erken uyandığım o bayram sabahlarında, bir seremoni haline gelen bazı yemeklerin kokusu… O kokuları şu an bile her alışımda çok mutlu olurum. Bayram sabahındaki o neşeli küçük kız çocuğuna dönüşürüm. Çocukluğuma ve geçmişe dair bu özel anlara geri dönebilmek o kadar güzel ki…Merak ediyorum, kokular beni geçmişin tozlu sayfalarına götürdüğü gibi sizleri de götürüyor mu? Bilim insanları, hiçbir şeyin bir anıyı, onu ilişkilendirdiğimiz koku kadar içgüdüsel olarak uyandırmadığını söylüyor. Peki, kokularla anılarımızın bu ilişkisi nasıl açıklanıyor? Beyinde kokuları işleme koyan ve “koku alma soğanı” olarak adlandırılan bölge, hafıza yaratmada önemli bir işlevi olan hipokampüs ile yan yanadır. Bu iki bölgenin bu kadar yakın olması, kokunun beyinle olan benzersiz ilişkisini ortaya çıkarıyor. Koku, bu nedenle anılarımız, duygularımız ve hatta düşüncelerimiz üzerinde bile bu kadar güçlü bir etkiye sahip. Hayatın yoğun ve stresli akışında yüzümüzde tebessüm oluşturacak özel kokular ve anlar her daim olsun! O halde canım “hipokampüsüm” ün koku merkezim ile yakın ortaklığı hiç bozulmasın olur mu?