Etem Yalın

Kayısı…

Etem Yalın

Milliyetçi Hareket Partisi Elazığ Milletvekili Sayın Semih Işıkver, Baskil ilçemizde yetiştirilen kayısının “Baskil Kayısısı” olarak Coğrafi işaret alması ve tescillenmesi gerektiği üzerine açıklamalarda bulundu. Sayın Işıkver, Baskil kayısısının bu isimle tescil edilmesinin ilçenin gelişimine olası katkıları üzerinde de durarak halen Malatya Kayısısı altında Pazar bulun Baskil Kayısısının il ekonomisi açısından da önemini vurgulayarak Malatya veya başka bir ille herhangi bir mücadelenin söz konusu olmadığının özellikle altını çizdi.

Sayın Işıkver’in özet olarak bu açıklamalarının ardından Malatya’da çeşitli kesimler bir refleks gösterdiler. Aynı şekilde Elazığ’da da özellikle sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlara bakıldığında olayın tam manası ile anlaşılmadığı görülüyor.

Konu hakkında çeşitli yorum ve değerlendirmelerde ise çok sayıda doğru bilinen yanlışlar var.

Coğrafi İşaretli ürünlerle ilgili olarak Sayın İhsan Tarakçı büyüğümüz ile bir program yapmıştık. Orada konuyu aslında tüm detayları ile dilim döndüğünce izah etmiştim. 

Çok tekrara düşmeden yeniden bir özetleyeyim. 

Öncelikle şunu ifade etmeliyim ki, Coğrafi İşaret bir ilin başta kendi değerlerine sahip çıkması ve bundan da daha önemlisi ekonomik kalkınmanın bir lokomotifi olacak bir enstrüman olduğudur.

Bir iki tanım yapalım.

Coğrafi İşaret Nedir?

Türk Patent ve Marka Kurumu’na göre coğrafi işaret, tüketiciler için ürünün kaynağını, ürünün karakteristik özelliklerini ve bu özellikler ile coğrafi alan arasındaki bağlantıyı ortaya koyan ve üçüncü taraflara garanti eden bir tür kalite işaretidir.

Coğrafi işaret neden önemlidir?

Günümüzde, beslenme konusunda tüketicilerin farkındalığının artmasına paralel olarak, tüketici tercihleri ve eğilimleri değişmeye başlamıştır. Tüketiciler gıda satın alımlarında etiket bilgisini önemsemeye, doğal, sağlıklı ve mevsimsel gıdayı talep etmeye ve gıdanın menşeini araştırma yoluna gitmeye başlamıştır. Gıda ürünlerinin etiketinde coğrafi işaret amblemi olması tüketici nezdinde kalite ve güveni temsil ettiği için yüksek fiyatla satılabilmektedir. Böylelikle tüketiciler kaliteli ve güvenilir ürün tüketirken, üreticiler de önemli gelir artışı sağlayarak ekonomik kalkınmaya katkı sağlamaktadırlar. Bu doğrultuda Tarım Bakanlığınca zincir marketlerde Coğrafi Ürün Standı zorunluluğu getirilmiş olup, bu belgeye sahip her ürün çok kolaylıkla raflarda yer alabilmektedir.

Dünya pazarında ise “Niş Pazar” olarak adlandırılan özel üretim ürünlerinin özel müşteriyle buluştuğu bir süreç yaşanmaktadır. Niş Pazarda müşteri ürünün fiyatından ziyade tesciliyle kendini güvende hissetmekte ve bu pazarlar küçük üreticilerin büyük paralar kazandığı özel alanlar durumundadır. 

Elazığ’ın durumu nedir?

Aslında Elazığ sahip olduğu kültürel birikim ve 4 bin yıllık kadim bir medeniyetin mirasçısı olarak bugün Coğrafi İşaretli ürünlerde hak ettiği yerde değildir. 2021 yılına kadar 3 tescili bulunan Elazığ’da şahsımın Ticaret ve Sanayi Odasında kurulan Coğrafi İşaretli Ürünler Çalışma komisyonu marifetiyle bu sayı 13’e çıkarılmıştır. Kasım 2022 yılında Odadan ayrılışımın üzerinden bugüne Elazığ maalesef yeni bir ürünü listeye dahil edememiştir.

İlimizin sahip olduğu ürünler ise şunlardır: Elazığ Öküzgözü Üzümü, Ağın Leblebisi, Elazığ Boğazkere Üzümü, Elazığ Geven Balı, Menceki Buğdayı, Elazığ Orciği, Elazığ Sırın Yemeği, Elazığ Taş Ekmeği, Elazığ Tahannabi Üzümü, Elazığ Vişne Mermeri, Elazığ Vişnesi, Elazığ Çedene Kahvesi, Keban Biberi.

TRT GAP Radyosu Etkisi:

Elazığ’ın özellikle Menceki Buğdayı ve Çedene Kahvesi üzerine TRT GAP Radyosunda yaklaşık 20 dakikalık bir programa konuk olmuş ve bu iki ürün hakkında değerlendirmelerde bulunmuştum. Onlarca mail ve mesaj alarak bu ürünlere nasıl ulaşılabileceği hakkında Türkiye’nin bir çok ilinden ulaşanlar olmuş ilimizdeki çeşitli mağazaların isimlerini vererek yönlendirme yapmıştım. Şunu ifade etmeliyim ki, Elazığ kendi değerlerinin farkında değil. Ki bu konu bir makaleyle ancak özetlenebilir.

Coğrafi sınır konusu:

Ülkemiz kayısı üretiminin yaklaşık yüzde 40’ı Malatya’da üretilmektedir. Bununla birlikte Elazığ, Iğdır, Kahramanmaraş, Sivas, Adıyaman gibi iller de her biri yaklaşık yüzde 7 üretimle dikkat çekmektedir. 

2021 yılında Elazığ TSO’da Coğrafi İşaretli Ürünler Çalışma Komisyonu sorumluluğunu üstendiğim dönemde Elazığ Boğazkere Üzümünün tescili hususunda çalışıyorduk. Komisyonda yer alan uzman arkadaşlarımız Diyarbakır, Malatya, Erzincan, Bingöl ve Tunceli illerini kapsayacak şekilde haritalandıralım bu illeri de coğrafi işaret sınırına dahil edelim teklifinde bulunmuşlardı. O dönem kayısının Malatya Kayısısı altında tescilinden duyduğum rahatsızlığı belirterek her ilin kendi değerine sahip çıkması üzerinde durmuş ve teklife sıcak bakmamıştım. Arkadaşlarda ısrarcı olmamıştı.

Malatya 2000 yılında Malatya Kayısısı adı altında Türk Patent ve Marka Kurumuna başvurusunu yapmış ve 28 Ocak 2021 tarihinde ise 32 sıra no ile ürünü tescillemiştir. Bu tescilin sınırları Malatya ili ve ilçeleri, Baskil (Elazığ), Gürün (Sivas), Gölbaşı (Adıyaman), Elbistan (Kahramanmaraş) ile 5 ili kapsamıştır. Oysa Eğe ve Marmara bölgesinde neredeyse sınır olan ilçelerin bile kendi adına tescilli zeytini ve zeytinyağı bulunuyor. Sadece Avrupa Birliği onaylı olanlar ise şunalr: Geyikli, Mut, Altınözü, Edremit, Milas, Edincik, Ayvalık, Gemlik ve Aydın Memecik…

Ha şu denilebilir: 2001 yılından beri neredeydiniz? 

Çok haklı ve yerinde bir sorudur. Ancak Elazığ hala daha Coğrafi işaretin önemini kavrayabilmiş değil. Kulağıma konunun sadece imaj olduğu ve hiçbir işe yaramadığına dair makam ve mevki sahiplerinin değerlendirmeleri geliyor. Haklılar… Kendi pencerelerinden olayın görünür kısmı ancak Baskil kavşağıdır…

Konuyla ilgili söylenecek söz çok fazla var. Bugünlük bu kadar olsun… (Devam edecek)

Yazarın Diğer Yazıları