Aslında uzun bir süredir yazmaya vaktim olmamıştı, ülke geneli herkesin yaşadığı sıkıntıların benzerlerini bizlerde yaşıyoruz.. bu hafta köşemde teknoloji, yapay zeka, bunların insan yaşamına olan etkilerini ve gelecekte bunların yaşamımızı kolaylaştıracağı kadar tüm insanlığı büyük bir hapishaneye çevirme eğiliminde oldukları yine tüm insanları diledikleri zaman bulabilecekleri , neyi sevip neyi sevmediğine kadar, kime ne satacaklarına kadar kimin neye ihtiyacı olduğuna kadar hayatın tüm dinamiklerini kontrol altına almaya çalıştıkları gerçeği önümüzde durmaktadır. Buradan yola çıkarak kendi teknolojimizle dünyadaki firmalara rekabet edecek imkanları oluşturamazsak sadece satın alıp tüketecek ve sonunda tükeneceğiz. Bunun için gerekli olan tüm argümanlara sahip iken maalesef yetişen muhteşem beyinlerin çoğunu yurtdışına yine bu firmalara kaptırıyoruz…
Teknoloji şirketleri ve gelecekte var olma savaşı verecek olan tüm şirketler Yapay Zekâ alanına yüz milyar dolarlar ile ifade edilen Ar-Ge yatırımları yapmakta. Bu ar-ge çalışmaları boşuna yapılan işler ve harcanan para çöpe atılmış değildir.
Günümüzde iletişim ve teknolojik gelişim alanında lokomotif görevini gören şirketlerde durum nedir; mesela birkaç şirket yazalım
– Apple SİRİ ile kullanmakta olduğumuz akıllı telefonlarımızda basit cümlelere yanıt vermekte ve verilen örneğin işe gitmek istiyorum talimatı ile sizi işinize götürecek navigasyon uygulamasını açabilmektedir. Yada not defterinizi ajandanızı karıştırıp yapmanız gerekenleri size aktaran bir asistan olarak çalışabiliyor. Basit bir teknolojik uygulama aslında.
– Microsoft CORTANA Siri ye bir çok ekleme yapılmış bir şekli ile karşımıza çıkıyor. Cortana daha önce sorduğunuz soruları ve kendisinin verdiği yanıtları hatırlayarak daha işlevsel bir kullanım sunmakta.
– Google NOW Cortana’nın öğrenme algoritmasını çok daha ileri ve karmaşık bir hale getirerek rekabeti çok daha ileri bir aşamaya getirip sizinle sohbet edebiliyor. Sorduğunuz soruların ardından gelen sorular için baştan tam ve anlamlı cümle kurma gereği duymadan sorudan soruya atlarken anlama kapasitesi düşmüyor artıyor.
– İbm WATSON yapay zekânın adeta göz bebeklerinden. Watson karmakarışık hastane kayıtlarınız analiz ederek anlamlı desenler ve sonuçlar çıkarıp bunları size sunabiliyor. Dahası doktorların öngöremeyeceği kadar veriyi bir arada işleyerek, teşhis ve tanıda önerilerde bulunabiliyor. Hatta daha önce gördüğü ve sisteme işlenmiş hastalardan yola çıkarak tedavinin de en uygun nasıl olabileceği konusunda fikirler ileri sürebiliyor.
– İpsoft AMELİA ise yapay zekânın yeni yıldızlarından, daha önceden saydıklarımıza ek olarak işe birazda duygusal farkındalık eklenmiş hali diyebiliriz. Gelecekte bu sistemin tamamıyla müşteri hizmetlerinin yerini alması bekleniliyor. Çünkü şu anda otomatik müşteri hizmetleri makinelerinin aksine, müşterilerin ses tonlarından yola çıkarak onların duygusal hallerini algılayabiliyor ve ona uygun duygular ile cevap verebiliyor. duyguyu anlayabilen bir yapay zekadan bahsediyoruz. Sadece mantıksal çıkarım değil duygusal çıkarımlar da yapıyor.
Geçtiğimiz günlerce haber sitelerine düşen bir haber bu konuda endişeleri arttıran bir etki yarattı. Facebook’un Chat BOT olarak programlanan ve ürünleri tanıyıp fiyatlandırması istenen chatbotlar kendi aralarında insanların anlamadığı bir dil geliştirip iletişim kurmaya başladılar. Her ne kadar durumu fark eden facebook yetkilileri programın fişini çekerek riski ortadan kaldırdıklarını açıkladılar ise bu konuda belli etik ve ahlaki değerlerden uzaklaşmanın yaratacağı sonuçları kestirmenin imkânsızlığını ortaya koyması açısından çok önemli bir vaka olarak ortada duruyor.
Hepimiz Google adındaki arama motorunu kullanmışızdır, yapılan arama ile alakalı bilgisayar ekranlarımızın sağında solunda her yerden ortaya çıkan reklamlar bizim aramalarımız ve alışkanlıklarımız doğrultusunda öneri üstüne öneri sunmakta. İşte bunu yapan yapay Zekâ. Doğru kullanıldığında insanlığın önünde çığır açabilecek gelişmeleri doğurma ihtimali ile beraber ünlü fizikçi Stephan Hawking’in dediği gibi insanlığın felaketi olma potansiyelini de beraberinde taşıyan çok tehlikeli bir gelişim ile karşı karşıyayız.
ABD başkanı olan iş adamı Donald Trump’tan bir iki dönem sonra 2 milyar kişinin kullandığı Facebook sayesinde karşımıza Marc Zukerberg’i görebiliriz. Zira Facebook kullanan ABD vatandaşı sayısı neredeyse nüfusun %80’i bu insanlar ne sever neden hoşlanır neyi sevmez alışkanlıkları nelerdir hepsi ama hepsi akıllı telefon ve bilgisayar ile kayıt edilip işlenebilmekte. Bu verileri iyi analiz eden bir seçim programı ile neden olmasın.
Ve en en en dip not olarak da şunu belirtmek isterim ki bu yapay zeka siyasi adayları seçip önümüze koyarken de şu veriler ile gelebilir.. namaz kıldığını söylüyor çok radikal bir Müslüman olduğunu iddia ediyor ama Google aramaları, bankadaki parası arkadaşları aksini söylüyor ..tam aradığınız adam bu diyebilir…dikkatli olmak gerekir